VESELIN DAMYANOV’LA “İYİ YOLCULUKLAR” - SANATTA AÇILIMA DALGALAR - NEVİN ULUSOY YAZDI
Sanatçı ya da sanat aşığı olarak her galerinin, yuvamız bildiğimiz galerilerde her serginin ayrı bir açılım dalgasıyla yeni bir yolculuk keşfine götürdüğünü biliriz. Tanıdığımız, eserine aşina olduğumuz sanatçılarda da böyledir bu, daha önce hiç duymadığımız, çalışmalarıyla karşılaştığımızda yürekte kıpırtılar oluşturan yeni sanat dostlarında da. Geçmişle bugünü kucaklayabilir yol dalgaları, gelecekten tomurcuklar da getirebilir, eserlerin birbirini bulduğu atmosfer gönül kapılarına sızarken. İstanbul Concept Studio’da geçtiğimiz pazartesi, tam da Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladığımız günün akşamı açılan kıpır kıpır bir sergiden bahsetmek istiyorum. Bulgar sanatçı Veselin Damyanov’un “İyi Yolculuklar” resim sergisi. Galeri, yuvam bildiğim İstanbul Concept’in kardeşi, hemen üst katta, daha yeni veya ülkemizde ilk defa sergi açan sanatçılara kucağında yer vermeyi düstur ediniyor. Ocak 2023’te açılan galeri, “tarihi güçlüler değil, haklılar yazsın diye, sanat, şimdi!” ilkesiyle hareket ediyor. “Benzersiz hikayeler paylaşmak için yaratıcılık, yetenek ve çalışkanlığa, sergilemek için ise mekâna ihtiyaç var.” Galeri böyle tanımlıyor kendini, sanatın şifalandırıcı, dönüştürücü bağrına çağırıyor bizleri. Sanat derin zihinsel söyleşilerle beslendiğine göre bu mekân aynı zamanda unutulmaz söyleşilerin de yuvası. Damyanov’la ve sevgili eşiyle tanışıp sohbet etme fırsatı bulduğumuz sergi, sanatçının Türkiye’deki ilk kişisel sergisi. 2022’de düzenlenen Uluslararası Ekslibris Yarışması’nda birinci olan sanatçı, bu yıl altıncısı düzenlenen yarışmada jüri üyesi olarak İstanbul’da bulunuyor. 1977 Sliven doğumlu sanatçı, 1996’da Dimitar Dobrovich Uygulamalı Sanatlar Yüksek Okulu, Afiş Bölümü’nü bitirdi. Daha sonra “Grafik” ve “Resim” alanında yüksek lisans yaptı. 2014 yılında Paris’te bulunan City International Des-Arts‘ta uzmanlığını yaptı. 200’ün üzerinde uluslararası ve ulusal sergi, yarışma ve bienale katılan çok yönlü sanatçının 30’dan fazla kişisel sergisi bulunmakta. Kazandığı seksenden fazla ödülün yirmiden çoğu birincilik. Eserleri uluslararası müze ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır. Baskı, ekslibris, karikatür ve resim çalışmalarıyla Avrupa’da olduğu kadar Çin, Kanada, ABD ve birçok Asya ülkesinde ilgiyle takip edilmektedir. Ekslibris çalışmaları fazlasıyla hayranlık uyandırıyor sanatçının. Ekslibris, kitapların iç kapağına yapıştırılan, üzerinde kitabın sahibinin adı ve kendisini tanımlayan bir resmin bulunduğu küçük grafik çalışmalara verilen addır. Gravür, linolyum, ağaç baskı, litografi, serigrafiyle olduğu kadar bilgisayar, fotoğraf, ofset baskıyla da yapılır eserler. Batıdan alınan kitaplarla tanınmıştır bu sanat ülkemizde. İlk ve en eski örneğinin M.Ö. 1400 yıllarında açık mavi bir fayans üzerine yapıldığı, III. Amenofis’in kitaplığına ait olduğu tahmin edilmektedir. Tahmini olarak papirüs rulolarını korumak için kullanılan ağaç sandıklara takılıyordu bu levhalar. Matbaanın icadıyla tam anlamıyla yapılmaya başlanan eserler, ünlü ressamlar tarafından da üretilmiştir. Türkiye’de bu konuda ciddi çalışmalar yapılmakta, 2008’den bu yana İstanbul Ekslibris Derneği faaliyetlerini sürdürmekte. 2019 yılında Üsküdar’da kurulan Ekslibris Müzesi’nin yöneticisi, derneğin başkanı sayın Prof. Dr. Hasip Pektaş hocamızla tanışma fırsatını bulmak inanılmaz bir ayrıcalıktı sergide. İstinye Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı Bölüm Başkanı hocamız serginin oluşumunu da galeri sahibi Işık Gençoğlu’yla birlikte sağlayan kişi. Müze ziyaretimizi en kısa zamanda gerçekleştirme hayaliyle dolu olarak Damyanov’la yola devam ediyoruz. Damyanov’un birbirinden kıymetli ekslibrislerinin yanında karışık teknikle üretilmiş çalışmaları da gözlerden derinlere yolunu buluyor. 27 Mayıs’a kadar devam eden sergide karikatür esinli eserler, insan, bedenimiz, doğa, ilişki kurduğumuz ya da ilgilenmediğimiz nesneler canlı renklerle görsel sanat ufuklarına götürüyor bizi. Sanatın günlük yaşamımızın bir parçası, sanatsal yüceliğin elle tutulabilir yakınlıkta, ufkun tam da içimizin kapılarının ardında olduğunu sezdiriyor. Sanatsal yetkinlik düş gücünün cesaretiyle Mekânsal gerçekliğe bürünüyor şimdide. Malzemenin ve tekniğin çeşitliliği yepyeni oluşumların müjdesini veriyor. Ferit Edgü’nün “gerçeğin içindeki düşle, düşün içindeki gerçeğin peşindeyim ben.” dediği yerdeyiz sergide. Sanatçı halen Sliven’de üretmeye devam ediyor, aynı zamanda resim öğretmeni olarak ışığını yaymaya. Yol, pırıltısı tanımsız renklerinde, sessizliğin sırlı sonsuzluk büyüsünde. Kapılarımızı ardına dek açıp nefeslenmeye, galeriye, “İyi Yolculuklar.”
NEVİN ULUSOY